ads

9 Mart 2011 Çarşamba

10 Mart Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Tam Altın Kapalı Çarşı Altın Fiyatı 14 Ayar Altın Fiyatı Beşli Altın Serbest Piyasa Altın

10 Mart Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Tam Altın Kapalı Çarşı Altın Fiyatı 14 Ayar Altın Fiyatı Beşli Altın Serbest Piyasa Altın

Alış Satış
24 Ayar Altın Fiyatı 72,6 72,95
Altın / Ons Fiyatı 1426,9 1427,6
Altın Kg / Dolar Fiyatı 45810 45830
22 Ayar Altın Fiyatı 66,07 66,82
14 Ayar Altın Fiyatı 42,11 42,68
Çeyrek Altın Fiyatı 116,43 120,08
Yarım Altın Fiyatı 231,87 237,17
Tam Altın Fiyatı 463,46 475,34
İkibuçuklu Altın Fiyatı 1.162,60 1.184,85
Beşli Altın Fiyatı 2.324,20 2.365,70
Kalın Çeyrek Altın 120,29 123,75
Kalın Yarım Altın 240,08 244,30
Kalın Tam Altın 479,46 488,30
Kalın İkibuçuklu 1.198,10 1.220,60
Kalın Beşli Altın 2.396,00 2.436,10

10.03.2011 Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Tam Altın Kapalı Çarşı Altın Fiyatı 14 Ayar Altın Fiyatı Beşli Altın Serbest Piyasa Altın Son dakika al

10.03.2011 Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Tam Altın Kapalı Çarşı Altın Fiyatı 14 Ayar Altın Fiyatı Beşli Altın Serbest Piyasa Altın Son dakika al

Alış Satış
24 Ayar Altın Fiyatı 72,6 72,95
Altın / Ons Fiyatı 1426,9 1427,6
Altın Kg / Dolar Fiyatı 45810 45830
22 Ayar Altın Fiyatı 66,07 66,82
14 Ayar Altın Fiyatı 42,11 42,68
Çeyrek Altın Fiyatı 116,43 120,08
Yarım Altın Fiyatı 231,87 237,17
Tam Altın Fiyatı 463,46 475,34
İkibuçuklu Altın Fiyatı 1.162,60 1.184,85
Beşli Altın Fiyatı 2.324,20 2.365,70
Kalın Çeyrek Altın 120,29 123,75
Kalın Yarım Altın 240,08 244,30
Kalın Tam Altın 479,46 488,30
Kalın İkibuçuklu 1.198,10 1.220,60
Kalın Beşli Altın 2.396,00 2.436,10

Cem Garipoğlu Son durumu Cem Garipoğlu Mezun Oldu Sevgilisi Münevver Karabulutu 3 Mart 2009da vahşice öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Cem


Sevgilisi Münevver Karabulut'u 3 Mart 2009'da vahşice öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan Cem Garipoğlu, lise 3'te yarım bıraktığı öğrenimini cezaevinde tamamladı.

AÇIK LİSE'DEN MEZUN OLDU

Garipoğlu, Açık Lise'den mezun olup diplomasını aldı. 5 dil bilen Garipoğlu mahkemenin hakkında vereceği cezayı beklerken, yabancı dilini unutmamak ve geliştirmek için dil ağırlıklı kitaplar okuyor.

Silivri'den Metris'e

Cem Garipoğlu, yeni düzenlemeyle Metris'teki iki cezaevinden biri olan T1'in Gençlik Cezaevi'ne dönüştürülmesi sonucu, geçen cumartesi Silivri 5 No'lu Gençlik Cezaevi'nden Metris'e götürüldü. Silivri'de olduğu gibi yine güvenlik tedbiri nedeniyle tek kişilik odaya konulan Garipoğlu'nun aksi yönde bir talebi olmadığı ancak yeni odasını daha dar bulduğu bildirildi.

Kapalıçarşı Dolar Fiyatı Dolar Kuru Dolar Fiyatlarında son Durum Serbest Piyasa Dolar Euro Avro Yuro Fiyatları Sterlin Fiyatı

İMKB güne yüzde 0.38 oranında yükselişle 61 bin 535 puan seviyesinden başladı.

DOLAR PİYASASI

İstanbul serbest piyasada dolar 1,5950, euro 2,2140 liradan güne başladı.

Kapalıçarşı'da 1,5900 liradan alınan dolar 1,5950 liradan satılıyor. 2,2080 liradan alınan avronun satış fiyatı ise 2,2140 lira olarak belirlendi.

Serbest piyasada önceki kapanışta doların satış fiyatı 1,5960 lira, euronun satış fiyatı ise 2,2150 lira olmuştu.

DOLAR KOTASYONLARI

Bankalararası piyasada satışta dolar kotasyonları en düşük 1,5905 lira, en yüksek 1,5940 lira seviyesinde bulunuyor.

Dolar kotasyonları saat 09.05 itibariyle alışta en düşük 1,5845 lira, en yüksek 1,5880 lira, satışta en düşük 1,5905 lira, en yüksek 1,5940 lira seviyesinde işlem görüyor.

Af kanunundan yararlanmak için nereye, ne zamana kadar ve hangi evraklar ile başvurulabilir, internet üzerinden başvuru imkânı var mı?

Türkiye’nin önde gelen vergi, denetim ve danışmanlık şirketlerinden Mazars/Denge’nin vergi uzmanları, af kanunundan nasıl yararlanılabileceği, yapılandırmaya ilişkin uygulamada dikkat edilmesi gereken konular, hangi evrak veya formlar ile ne zamana kadar ve nereye başvurulması gerektiği, internet üzerinden elektronik ortamda yapılabilecek beyan ve başvurularla ilgili özellik arz eden noktaları tebliğ ve genelge ışığında açıklıyor...

* Af kanunundan yararlanmak için nereye, ne zamana kadar ve hangi evraklar ile başvurulabilir, internet üzerinden başvuru imkânı var mı?

Kamuoyunda ‘Torba Yasa’ ve ‘Af Kanunu’ olarak bilinen 6111 sayılı kanun, 25 Şubat 2011 tarihli ve mükerrer 27857 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Kanunun uygulamasına ilişkin olarak Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı (SGK) hazırlamış oldukları 142 sayfalık genel tebliğ ve 64 sayfalık genelge taslaklarını kurumsal internet sayfalarına (www.gib.gov.tr ve www.sgk.gov.tr) ekledi.

GİB’in tebliğ taslağı için 6111sayilikanun@gelirler.gov.tr ve SGK’nın genelgesi için de yenidenyapilandirma@sgk.gov.tr e-posta adresine görüş ve öneriler iletiliyor.

Kanunun getirdiği imkânlardan bir an önce faydalanmak isteyenler, tebliğ ve genelge taslakları ekinde yer alan bildirim, form ya da dilekçeleri kullanarak ilgili vergi dairelerine ya da sosyal güvenlik merkezi/il müdürlüklerine şahsen başvurabilecekleri gibi, tebliğ ve genelgede yer verilen özel bazı düzenlemeler kapsamında ilgili kurumların internet sayfalarından elektronik olarak başvurularını yapabilecekler.

GİB e-beyanname ortamında, SGK da e-sigorta ortamında bazı başvuru ve beyanların internetten elektronik ortamda yapılabilmesi için gerekli hazırlıklara başladı.

Bunun için gerekli programların başvuru sahipleri tarafından bilgisayarlarına indirilmesi, mevcut programların ise güncellenmesi; bazı başvuru ve beyanların ise kâğıt ortamında yapılması gerekiyor.
Gerek vergi, gerekse prim borçlarını yapılandırmak isteyenlerin en geç 2 Mayıs’ta mesai bitimine kadar bağlı oldukları vergi dairelerine ya da SGK merkezlerine başvurmaları gerekiyor. GİB’in yayınladığı tebliğ taslağına bağlı olarak vergi borçlarının yapılandırılmasına ilişkin uygulamaya dair açıklamalarımız ise şöyle:

Kesinleşmiş alacaklarla ilgili hükümler

2 Mayıs 2011 günü mesai saati bitimine kadar tebliğ ekinde yer alan başvuru dilekçeleri (Ek:2/A, 2/B, 2/C), Maliye Bakanlığı’na bağlı vergi dairelerine ödenecek kesinleşmiş alacaklar için madde hükmünden yararlanmak isteyen borçlularca kullanılmak üzere düzenlenmiş olup alacaklı diğer idarelerce örneğe uygun başvuru dilekçelerinin hazırlanarak borçluların kullanımına sunulması icap ediyor.

Yapılandırılarak taksitlendirilen borçlarını mahsuben ödemek isteyenler tebliğ ekindeki (Ek:2/D) dilekçe ile başvurmaları gerekiyor.

Pişmanlıkla ya da kendiliğinden yapılan beyana ilişkin durum

Kanun hükmünden yararlanarak pişmanlıkla beyanname vermek isteyen mükelleflerin tebliğin ekinde yer alan (Ek:6/A) örneğe uygun başvuru dilekçesiyle birlikte kapsama giren dönemlere ilişkin vergi beyannamelerini 2 Mayıs mesai saati bitimine kadar vermeleri gerekiyor.

VUK Madde 30 kapsamında kendiliğinden verilen beyannameler kapsamında kanundan yararlanmak isteyen mükelleflerin bu tebliğin ekinde yer alan (Ek:6/B) örneğe uygun başvuru dilekçesiyle birlikte vergi beyannamelerini 2 Mayıs mesai saati bitimine kadar bağlı oldukları vergi dairelerine vermeleri gerekiyor.

Beyannamelerini elektronik ortamda göndermek zorunda olan mükellefler, pişmanlıkla beyan edecekleri beyannamelerini de e-beyanname sisteminden gönderecekler.

Kesinleşmemiş veya dava safhasındaki amme alacakları

Maliye Bakanlığı’na bağlı vergi dairelerince ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatlarla ilgili davalara konu alacaklar açısından kanun hükmünden yararlanmak isteyenlerin tebliğ ekinde yer alan durumlarına uygun dilekçeyi (Ek:4/A, 4/B, 4/C) iki örnek hazırlayarak 2 Mayıs mesai saati bitimine kadar bağlı bulundukları vergi dairesine vermeleri gerekiyor.

6111 sayılı Kanunun 3. maddesinin dördüncü fıkrası hükmünden yararlanmak isteyen borçluların, idari para cezalarına karşı dava açtıkları idarelere başvuruda bulunmaları ve 3.maddesi kapsamında kanun hükmünden yararlanmak istediklerini ve davadan vazgeçtiklerini belirtir tebliğ ekinde yer alan durumlarına uygun dilekçeyi (Ek:4/D-1, 4/D-2, 4/D-3) 3 (üç) örnek olarak hazırlayarak 2 Mayıs 2011 tarihi mesai saati bitimine kadar ilgili idarelere vermek suretiyle başvurmaları gerekiyor.

İnceleme veya tarhiyat safhasında bulunan işlemler hakkında

Kanun hükmünden yararlanmak isteyen mükelleflerin, bu işlemlerin tamamlanmasından sonra tarh edilen vergi ve kesilen cezalara ilişkin ihbarnamelerin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde tebliğ ekinde yer alan (Ek:5) dilekçe örneğine uygun şekilde yazılı olarak başvurmaları gerekiyor.

Yapılandırılan borçların taksitlendirilmesi, ödeme şekli ve süresi

Mükellefler başvuru dilekçesinde ya da formundaki ilgili bölüme kaç taksitte ödemek istediklerini yazmak, belirtmek zorundalar.

İkişer aylık dönemler halinde 6, 9, 12 veya azami 18 eşit taksit yapılabilecek. Mükelleflere bir ödeme planı verilecek.

Vergi yapılandırmasında ilk taksit ödeme dönemi 2011/Mayıs ayıdır. Taksit yapılması halinde TEFE/ÜFE endeksine göre yeninden yapılandırılan borç ayrıca aşağıdaki katsayılara göre artırılacak.

1) Altı eşit taksit için (1.05)
2) Dokuz eşit taksit için (1.07)
3) Oniki eşit taksit için (1.10)
4) Onsekiz eşit taksit için (1.15)

Tebliğde yer alan açıklamaya göre, taksit seçeneği belirlenmezse idare tarafından en uzun süreye göre taksitlendirme yapılacak.

Borçlarını vergi alacaklarına mahsuben ödemek isteyen mükelleflerin tebliğ ekindeki (Ek:2/E) dilekçe ile taleplerini vergi dairelerine bildirmeleri gerekiyor.

Tahakkuk eden vergi www.gib.gov.tr adresi üzerinden kredi kartına taksitlendirme yapılarak da ödenebilecek. Ödenecek vergiler kanunen kabul edilmeyen gider olarak kayıtlara alınacak.

Milliyet

Şivan Perwer Son Açıklaması Şivan Perwer Tarafa Konuştu TAK'IN tehdit ettiği ünlü Kürt sanatçı Şivan Perwer Taraf açıklaması son dakika

TAK'IN tehdit ettiği ünlü Kürt sanatçı Şivan Perwer Taraf ’a konuştu: Kendisi dışındaki görüşlere hayat hakkı tanımamış bir partinin, kendisine boyun eğmeyen bir sanatçıyı hedef yapması şaşırtıcı değil.

Sanatçılar ve aydınlar üzerindeki siyasi baskılara pek de yabancı olmayan bir ülkede yaşıyoruz. Ülkesini terk etmek zorunda kalan Yılmaz Güney ve Ahmet Kaya hâlâ hafızalarda. Hrant Dink cinayeti, aydınlar üzerindeki baskının en acımasız örneği. Nobel ödüllü Orhan Pamuk’un hikâyesi de diğerlerinden farklı değil; o da ülkesinde korkusuzca dolaşamıyor. Bir de aslında çok bilmediğimiz, çok uzakta, 36 yıldır sürgünde yaşayan ve bugünlerde TAK adlı örgüt tarafından ölümle tehdit edilen sanatçı Şivan Perwer var. Şimdi sıkı koruma tedbirleri altında yaşıyor. Taraf, ünlü sanatçıya kamuoyunun ve hayranlarının merak ettiği soruları yöneltti. Şivan ise sözünü esirgemedi. İşte o ropörtaj.

» Şivan Bey, Türkiye’ye dönüşünüz konusunda son durum nedir? Türkiye hükümetiyle bu konuda herhangi bir görüşmeniz var mı?

Türkiye’ye dönmem şimdilik gündemimde değil. Hükümet yetkilileri veya bazı milletvekilleri ile basına da yansıyan temaslarım oldu. Kültür Bakanı Sayın Ertuğrul Günay ile Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Arınç’ın da aralarında olduğu kimi politikacılarla görüşmem oldu. Bu görüşmelerde halkımın içinde yaşadığı insanlık dışı koşulları doğrudan anlatma fırsatı buldum. Ancak kimseden Türkiye’ye dönüşle ilgili herhangi bir talebim olmadı.

» Türkiye’den kendi isteğinizle mi ayrılmıştınız?

Hayır. Ülkemi kendi isteğimle terk etmedim. Ülkem ve halkım sanatımın beslendiği asıl kaynaktır ve ben 36 yıldır ülkemden uzağım. Bu hasretle yaşamak, ancak yaşayanın anlayabileceği bir duygudur ve ben bunu pek çok şarkımda dile getirdim. Kim, böyle bir duyguyla yaşamak ister ki. O nedenle politik hesapların gölgesinden uzak, sanatımı özgürce icra edebileceğim koşullar oluştuğunda kuşkusuz döneceğim.

» Dönüşünüz önündeki engeller nelerdir?

Esareti reddetmiş, özgür bir sanatçı olarak ülkeme dönüşümün zamanını ve şeklini bizzat kendim belirlemek isterim. Beni Şivan Perwer yapan özelliklerimden uzaklaştıracak herhangi bir yönlendirmeyi kabul edemem. 36 yıldır niçin sürgün hayatı yaşadım ben? Benim kaderim halkımın kaderinden ayrı değil ki.

» Türkiye 36 yıl önce bıraktığınız Türkiye değil.

Hükümetin, 80 yıllık ret ve inkâr politikalarını değiştirme yönünde bazı adımlar atmış olması ve kimi hükümet yetkililerinin ülkeme dönmemle ilgili bana çağrı yapmış olmaları sevindiricidir. Ancak hepimiz biliyoruz ki bu 80 yıl halkım için tam bir cehennem yaşamı oldu; ne yazık ki bu durum halen büyük ölçüde sürüyor. Hapishaneler halen dolu. Kürdistan’da askerî operasyonlar devam ediyor. On binlerce Kürt benim gibi sürgünde yaşamak zorunda; binlerce Kürt genci de Kürt halkının yaşadığı zulmün, acı ve trajedinin sonucu olarak dağlarda. Bugün hâlâ evlerde ağıtlar yakılıyor, gençlerimizin cenazeleri anaların yüreğini dağlamaya devam ediyor. Bu durum bana acı veriyor, yüreğim kanıyor. Benim dönüşümle birlikte bu trajedi sona erecek mi? Benimle ilgili belki iyi niyetli olabilirler ama hükümetin yaklaşımları seçim hesaplarına endeksli günlük politik kazançların ötesine geçmelidir.

» Seçim hesaplarının ötesine nasıl geçilir?

Mesela hükümet, Kürt sorununun çözümü için güven verici köklü adımlar atmalıdır. Görüşlerini önemsediğim birçok Türk ve Kürt aydını ve sanatçısı da hükümetin Kürt sorununun çözümü yönünde ciddi adımlar atmadığını, atamadığını söylüyorlar. Ömrünün büyük kısmını Kürtlerin özgürlüğü için hapishanelerde geçirmiş olan, Türklerin onur duymaları gereken bilim adamı İsmail Beşikçi ile Kürt sorununun çözülmesi için çırpınan Türk halkının vicdanı olduğunu düşündüğüm, edebiyatçı yazar Ahmet Altan gibi pek çok aydının da böyle düşünmesi benim kaygılarımı arttırıyor.

» Türkiye’ye döneceğinize ilişkin haberlere tepki gösterildi...

Türkiye’ye dönüşümle ilgili üretilen spekülasyonlar karşısında PKK’nin tutumu beni şaşırtmadı. Kendisi dışında hiçbir görüşe hayat hakkı tanımamış, tıpkı devlet gibi her türlü farklılığı ortadan kaldırarak tekçi bir anlayışı hâkim kılmak için şiddet dahil her yolu denemiş bir partinin, kendilerine boyun eğmemiş bir sanatçı olarak beni hedef haline getirmesi şaşırtıcı değil. Geçmişte de benzer uygulamalarla karşılaştım. Şarkılarımı halkımın özgürlüğüne adarken sadece Türk devletinin değil, bölgedeki diğer baskıcı devletlerin de hedefi olacağımı biliyordum. Fakat bir gün Kürtlük adına hareket ettiğini iddia eden bir partinin hedefi olacağımı düşünemezdim. Ama unuttukları bir şey var: Eğer baskılar ve tehditler beni korkutsaydı daha başından halkımın sesi Şivan Perwer olmazdım.

» Kürt davasına ihanet etmekle suçlanıyorsunuz; bazı çevreler bu yönde bir kampanya başlattı, ne diyorsunuz?

Çok üzülüyorum ama kendi adıma değil. Daha çok bu tür linç kampanyalarını yürütenler adına, bu kampanyalarda kullanılan Kürt gençleri adına çok üzülüyorum. Bu tür kampanyaları düzenleyenler, militarist devletlere benzediklerini göremiyorlar mı? Bakın rahmetli Ahmet Kaya’ya yönelik kampanyada yer alanlar şimdi o dönem yaptıklarından dolayı utanıyor. Ben bu tür kampanyalarda kullanılan Kürt gençlerinin de bir gün bu yaptıklarından büyük bir utanç duyacaklarını düşündükçe, onlar adına üzülüyorum.

» Kendi durumunuzu Ahmet Kaya olayına benzetiyorsunuz... Siz nasıl davranacaksınız?

Tekrar vurgulamalıyım ki devlet ve PKK ikilemi beni son derece rahatsız ediyor. Devletin ya da PKK’nin hesabı ne olursa olsun, irademi ipotek altına alıcı her yaklaşım beni incitir. Herkes bilmelidir ki Şivan Perwer bir sanatçı olarak kendini inkâr edecek hiçbir şey yapmaz.

» Bu son dönemde saldırıya uğradınız mı?

Almanya’nın Bonn şehrinde Kürt sanatını geliştirmek için öncülük yaptığım vakfımıza ve bazı arkadaşlarıma daha çok telefon üzerinden hakaretler yapıldı ve bazı tehditler geldi. Sanırım hakkımda manipülasyona dayalı yazılıp çizilenler birilerini gaza getirdi. Basın faaliyeti ve gazetecilik yaptığını sananlar görüşüme dahi başvurmadan yazılarıyla birçok insanımızı yanlış yönlendirdi. Beni halkıma sırt çevirmekle, yanlış siyaset yapmakla, hükümete ve devlete yanaşmakla ve hatta hainlik yapma ile suçlayıp hedef yaptılar. Sosyal paylaşım siteleri üzerinden çirkin kampanyalar organize edildi. Bunlara gerekli cevabımı da aynı şekilde sosyal paylaşım siteleri üzerinden verdim. Sanat yaşamım boyunca hiçbir tehdide boyun eğmedim.?

» Aldığınız tehditler veya hakkınızda yürütülen tehditkâr kampanyalar yüzünden yaşam biçiminiz değişti mi? Konserler, sanatsal programlarınızı iptal etmek zorunda kaldınız mı?

Yaşam biçimimde bir değişiklik yok ve olmayacak. Sadece güvenlik tedbirleri iradem dışında sıkılaştırıldı. Ayrıca konserlerimi yapan bazı kesimlerde tereddütlerin oluşması ya da korkmaları beni üzüyor. Halkıma sanatımla verdiğim sevginin beni koruyacağına inanıyorum.

» Halepçe katliamını dünyaya duyuran bir sanatçı olarak Kürt davasına ihanet etmekle suçlanmak sizi nasıl etkiliyor?

Kürt halkı beni ihanetle suçlamıyor. PKK’ye yakın bazı çevrelerin yaptıkları bu ağır suçlama kendi ayıplarıdır. Sanat yaşamım boyunca baskı ve zulme karşı halkımın sesi olmaya çalıştım. Halkıma moral ve sevgi vermek için uğraştım. Bu duruşumda bir değişiklik yok ve olmayacak. Şunu herkesin iyi bilmesi gerekir; halkımı ve sevenlerimi üzecek bir hareket veya girişimde bulunmam ama bağımsız sanatçı kişiliğimi ve irademi de kimseye teslim etmem. ?

» Kişisel menfaatleriniz için AKP’ye yakınlık duyduğunuz iddia ediliyor?

Böyle bir soruyla karşılaşmak bile bana acı veriyor. Daha önce de açıkladım; bazı şeyler vardır ki ne satılır ne de satın alınabilir. Şivan Perwer’in değerlerini hiç kimse satın alamaz. Pek çok tehlikeyi göze alarak sanatımla halkıma eşit, onurlu ve özgür bir yaşam diye seslenirken kişisel çıkarlarımı düşünmem nasıl düşünülebilir? Böyle bir iftira karşısında açıklama yapmak zorunda kalmam bile tahammül edilmesi zor bir duygu.

» Hükümet, Kürt sorununda ne yapmalı ? Mevcut tabloyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de militarist-darbeci kesimleri etkisizleştirmeye, Kürtlere, aydınlara, demokratlara kan kusturan Ergenekon gibi devletten beslenen yasadışı örgütlerden hukuk önünde hesap sormaya yönelik bazı olumlu adımlar atılıyor. Bu adımları destekliyorum. Hükümet kendisine karşı darbe yapmaya yeltenen askerleri daha çok yargı karşısına çıkarıyor. Ama aynı askerlerin Kürdistan’da işlediği binlerce faali meçhul cinayetin aydınlatılması için halen ciddi girişimlerde bulunulmuş değil. Kürt çocuklarını atış tahtası gibi kullanan askerler beraat ediyor. Çocukların kafasını dipçikle yaran polisler görev başında.

Başbakan Erdoğan geçenlerde bir kez daha Avrupa’da asimilasyon insanlık suçudur dedi. Anadille eğitim hakkını savundu. Ama aynı başbakanın yönettiği Türkiye’de Kürtlerin anadilde eğitim hakkı yasak. Asimilasyon ise temel bir devlet politikası.

» Peki hangi adımlar atılmalı?

Çağdaş dünyada halklar arasında barışın yeniden temini ve halkların eşitlik temelinde kucaklaşması için bilinen tecrübeler var. Toplumsal uzlaşma için öncelikle cezaevleri boşaltılmalı. Abdullah Öcalan dahil bütün Kürt tutukluları serbest bırakılmalı. Sürgündeki on binlerce sürgün, dağdaki binlerce Kürdün eve dönüşleri sağlanmalı. Toplumsal uzlaşma ve barış için güven verici adımlar atılmalı.

» Ama bazı belediye başkanları ile tanınmış Kürt siyasetçiler KCK davasından tutuklandı?

Seçilmiş belediye başkanlarının, açık siyaset yapan Kürt siyasetçilerin bileklerine kelepçe vurularak tutuklanması ve kendilerini anadilleriyle savunmalarının engellenmesi kesinlikle kabul edilemez. Üstelik Kürtçenin, mahkeme kayıtlarına “Kürtçe olduğu sanılan bir dil” olarak yazılması, demokratikleşme programı uyguladığını ileri süren hükümet açısından büyük bir çelişkidir. Kürt dilinin bu biçimde aşağılanması ise tam bir cehalet örneğidir. Eğer hükümet söylediklerinde samimi ise açık siyasetin önündeki engelleri kaldırmalı, KCK davsında tutuklanan siyasetçileri serbest bırakmalıdır.

» TRT Şeş’e bakışınız nedir?

24 saat Kürtçe yayın yapan bir televizyon açması önemli bir adımdır. Ancak TRT 6 kanalının henüz yasal bir güvenceye bile kavuşmamış olması düşündürücüdür. Ben kuruluşundan beri Paris’ten yayın yapan Kurd1 kanalına katkı sunuyorum zaten. Kürtçeyi güzel sergilemeyi bir misyon olarak görüyorum. TRT 6’nın “Kurtlar Vadisi” ya da “Tek Türkiye” gibi dizileri sunan kanallardan daha kötü olduğunu düşünmüyorum.

» Öcalan “Şivan kendisini kullandırtmasın” diye açıklama yaptı. Kendinizi kullandırtıyor musunuz?

Sayın Öcalan bir yandan bana ve Sayın Kemal Burkay’a gelsin demokratik çözüm sürecinde yer alsın derken, öte taraftan “Kendini AKP’ye kullandırtmasın, yoksa halk nezdinde beş kuruşluk değeri kalmaz” diyor. Kendimi kullandırtmamın kıstası bir AKP’li bakanla buluşup Kürt ve Kürdistan gerçekliğini konuşmak mıdır? Yoksa onlardan bağımsız herhangi bir televizyona bir röportaj vermek midir? Yine demokratik çözüm sürecinde yer almak illa onların yapısı içinde hareket etmeyi mi gerektirir? Sayın Kemal Burkay gibi ömrünün çoğunu hapis, sürgün, siyaset ve edebiyat uğrunda harcamış tecrübeli bir şahsiyete dostluk elini uzatacağı yerde küçümsüyor. Bu yaklaşımlar doğru ve samimi değil. Bir kere Kürt mücadelesinde emek sarf eden herkese saygılı olmak, farklılıklarıyla kabul etmek ve eleştirilere de tahammül etmek gerek. Muhalif seslere tahammülün olmadığı toplumlarda demokrasi olamaz. Eğer PKK ve Sayın Öcalan, Kürt halkının birliğini ve iyiliğini istiyorsa, bize tehdit yerine, dostluk elini uzatır ve “Gelin dostlar bu meseleyi birlikte çözelim” der. Ama tabii ki bizi de dinleyerek ve düşüncelerimize saygı göstererek.

» Türkiye’ye dönmek için birilerinden izin almak zorunda mısınız? Ya da başkalarının onayı mı gerekiyor?

Siyasilerle kamuoyu önünde açık görüşmeler yapmak, basına açıklama yapmak ve koşulları oluştuğunda ülkeme dönmek için kimseden icazet almak zorunda değilim. Tabii ki sevenlerimin ve dostlarımın görüş ve düşüncelerine önem verir, halkımın hassasiyetlerini dikkate alırım. Sayın Öcalan, ortada bir dönüş kararım olmadığı halde yalan yanlış haberler yayarak benim aleyhime linç kampanyaları yürüten, işi beni ölümle tehdit etme noktasına kadar vardıran yandaşlarına seslenseydi daha doğru olurdu. Kendisi tutuklu olan bir siyasinin, başkalarının özgürlüğüne, yaşam hakkına daha fazla özen göstermesi beklenir. Kürt halkı için demokrasi ve özgürlük istediğini ileri sürenlerin, Kürt toplumu içerisinde demokrasiye, özgürlüğe, farklılıklara tahammülsüz olmaları, hatta giderek kendisine karşı mücadele ettiklerini ileri sürdükleri devletler ile aynı dil ve yöntemleri kullanmaları müthiş bir çelişkidir. Bu durum bana Arap diktatörlerinin siyasetini hatırlatmakta. Onlar da kendilerinden olmayan, onlar gibi düşünmeyen, onlara methiye dizmeyen kişi kuruluş, sanatçı, yazar aydınlara hayat hakkı tanımazdı. Kürt hareketlerinin Stalinist, Baasist, Kemalist ve otoriter zihniyetlerin etkilerinden kurtulup demokratik bir anlayışla hareket etmesi hem onlara hem de halkımıza daha hayırlı olur. İletişim ve teknolojinin geliştiği modern çağımızda Gılgamış’a özenmeye gerek yok.

» TAK (Kürdistan Özgürlük Şahinleri) adlı örgütün internet sitesinde, sizin de adınızın yer aldığı bir tehdit bildirisi yayımlandı.

Evet. PKK’nın yan örgütlerinden biri olduğu ileri sürülen TAK adlı örgüt bazı Kürt aydın ve siyasetçilerinin yanı sıra benim adımı da vererek açıkça ölümle tehdit etti. Bu tehdidin Öcalan’ın açıklamalarından hemen sonra gelmesi düşündürücüdür. TAK eğer iddia edildiği gibi derin devletin provokasyon amaçlı organizasyonlarından biri değilse, bana ya da diğer Kürt siyasetçiler ve aydınlara yönelik olası bütün saldırıların siyasi sorumluluğu sayın Öcalan’a ve her açıklamasında övgüler dizdiği devlete aittir. Öcalan’ın her söylediğini talimat kabul eden bu organizasyon, Öcalan’ın ve İmralı’da karargâh kuran derin devletin bilgi ve onayı olmadan hiçbir şey yapamaz.

Bu örgüt üzerinden, bağımsız ve özgür düşünen bütün aydınlar susturulmak isteniyor. Devlet, Türkiye toplumu içerisinde İsmail Beşikçi şahsında bütün aydınları ve gazetecileri hapis cezaları ile susturmak isterken, PKK de Şivan Perwer, Kemal Burkay ile (önceki tarihlerde) Leyla Zana, Osman Baydemir ve Ahmet Türk gibi Kürt toplumu tarafından sevilen şahsiyetleri psikolojik olarak terörize ederek susturmayı amaçlıyor.

» Peki ne yapmayı düşünüyorsunuz?

Öcalan bizi adamları aracılığı ile tehdit etse bile, biz kendisi dahil bütün Kürt siyasetçilerin özgür bir ortamda yaşayıp siyaset yapmalarını sağlamak için mücadele etmeyi insani bir görev olarak kabul ediyoruz. Nasıl yıllarca halkımın diğer halklarla eşit biçimde ve özgürce yaşaması için sanatımla mücadele ettiysem, barış ve kardeşliğin tesisi için de sunabileceğim katkıları korkmadan yapar ve hiçbir tehdide boyun eğmem. Türk devletinin baskıcı ve kirli politikalarını eleştirdiğim gibi, Kürt örgütlerinin yanlışlarını da açık açık söylemekten çekinmiyorum. Kimse bana gözdağı verip teslim alacağını ve susturacağını sanmasın.

» Yakın zaman önce, bir gazetede Türk halkına hakaret ettiğiniz ileri sürüldü, gerçekten böyle mi?

Bazı basın organları bir Newroz etkinliğindeki konuşmamı düşmanca göstererek halkın gözünde beni Türk halkına karşıymışım gibi gösterdiler. Bu haber üzerine Türkiye’deki bazı milliyetçi-ırkçı gruplar bana saldırmaya başladı. Zulme karşı isyan ve başkaldırı şarkılarını söylemişim ama öte yandan her zaman halkların dostluğu ve kardeşliği üzerine de bir sürü şarkı okumuşum. Bugü halklar arasına nifak tohumlarını ekenler ırkçı ve rantçı kesimlerdir. Bu dönemde herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi ve bu düşmanlığa artık bir son verilmesi gerekiyor.

Son olarak eğer beyanat ve konuşmalarımla gerek Kürt olsun gerekse de Türk olsun bir insanın dahi kalbini kırmışsam onlardan özür dilemeyi bir erdem sayarım.

TARAF

Fiş prize eşit değildir KOBİDER Genel Başkanı Nurettin Özgenç, Dünya Kadınlar Günü mesajında Eşitlik bir safsatadır. Fiş prize eşit değildir.dedi

KOBİDER Genel Başkanı Nurettin Özgenç, Dünya Kadınlar Günü mesajında "Eşitlik bir safsatadır. Fiş prize eşit değildir... " dedi. Özgenç, feministlerin eşitlik hayalinden vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye genelinde tam 1216 üyesi bulunan Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği’nin (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yaptığı kadın-erkek eşitliğine ilişkin açıklamalarıyla şok etkisi yarattı.

Habertürk gazetesinde yer alan habere göre Özgenç, yazılı açıklamasında kadın erkek eşitliğini ‘safsata’ olarak nitelendirerek, kadınları feminist yapma gayretleri için de “Bazı kadınlar, bu gayretlerle kartala özenen papağan durumuna düşmüşlerdir” dedi.

"Eşitliği sağlamak imkansız" ’“Bilgi ve beceri konularındaki değişik seviye ve yetenekte olan insanları aynı kalıba koymak ve eşit saymak, hem yanlıştır hem de böyle mutlak bir eşitliği sağlamak zaten imkânsız olduğu kanaatindeyim” diyen Özgenç şöyle konuştu: “Eşitlik safsatasını savunanların realitede, bunun böyle olmadığını kendileri de bilmekteler. Lakin bu gerçeği inkâr etmenin amacının ne olduğunu anlamış değiliz. Bu konuda bariz örnek vermek gerekirse; kadın erkek aynı lokantada, aynı çatal bıçakla yemek yerken neden ayrı tuvaletleri kullanırlar. Bu durum, kadın ve erkek arasında bir eşitsizlik değil midir? Ebetteki eşitsizliktir! Kadın erkeğe eşit değildir, denilince niçin bundan, erkeğin değil de kadının küçük görüldüğü anlamı çıkarılıyor. İki şeyin birbirine eşit olmadığını söylemek, birinin diğerinden üstün olduğu anlamına gelmez.”"Fiş prize eşit değildir" Kadınla erkeğin eşit olmadığını ispatlamak adına fiş ve priz örneği de veren Özgenç, şöyle devam etti: “Fiş prize eşit değildir. Ama hangisi daha üstündür? Bir hüküm verilebilir mi? Ya da ikisinin görevi de aynı mıdır? Kadının, hayatın zorluklarına tahammül edecek, ağır işleri görecek, makineleri ve yükleri indirip bindirecek gücü var mıdır? Bu işler kadına yaptırılırsa, fıtrata, yani tabii ve doğal olana karşı çıkılmış olunmaz mı? Zarafette, duygusallıkta, nezakette, şefkat ve merhamette erkek kadına yetişemez. Akli muhakemede, soğukkanlılıkta, fikri tahlil, yani çözümlemede de kadın erkeğe yetişemez. Bazı kadınların erkeklere ait bazı işleri başarıp birçok erkeği geride bırakması, tamamen istisnai durumlardır.”"Görev ve misyonları farklı" Kadının erkeğe eşit olduğunu savunan feministlerin iddialarını ispatlama gücüne bir türlü kavuşamadığını da savunan Özgenç “İhtiyaç giderme yerleri neden farklıdır. Niçin hastabakıcılar, hemşireler, çocuk yuvaları gibi şefkat ve merhamet isteyen kurumlarda çalışanların çoğu kadındır? Demek ki kadın ile erkek görev ve misyon açısından da birbirinden farklıdırlar” dedi.

"Eşitlik hayalinden vazgeçin" Hiçbir zaman kadının fizik ve ruh bakımından erkeğe eşit olamayacağını, erkeğin de ona eşit olamayacağını kaydeden Özgenç sözlerini şöyle bitirdi: “Feministlerin eşitlik hayallerinden vazgeçip erkeği ve kadını olduğu gibi kabullenmesi gerekir. Feminist düşünceye sahip olanlar eşit yapacağız diye sokaklara döktükleri bazı kadınları erkek yapamadılar fakat, kadınlığından da çıkarmışlar ve maskaraya çevirmişlerdir. Bazı kadınlar, bu gayretlerle kartala özenen papağan durumuna düşmüşlerdir.”

Kaddafi Nerede Libya Lideri Muammer Kaddafi kaçtı mı? Libyada son durum libyadaki isyan son durumu libya kaddafi

Yunan yetkililer, Mısır'a giden sivil bir Libya uçağının Yunan hava sahasından geçtiğini bildirdiler.

Yunan medyası, bunun Libya lideri Muammer Kaddafi'nin uçağı olduğunu öne sürerken, yetkililer, uçağın Kaddafi'ye ait olup olmadığı konusunda bilgi bulunmadığını söylediler.

Yunan Hava Kuvvetlerine ait bir kaynak da Libya havayollarına ait Falcon 900 tipi uçakta VIP yolcunun bulunmadığını söyledi.

Yunan ''in.gr'' haber sitesinde yer alan haberde, Trablus'tan kalkan ve uçuş planında varış noktası olarak Kahire'yi gösteren uçağın, henüz teyit edilmemiş bilgilere göre Libya lideri Muammer Kaddafi'ye ait olduğu kaydedildi.

KAR YAĞIŞI OLAN BÖLGELER 10-11-12-13 MART HAVA DURUMU KAR YAĞACAK MI HANGİ İLLERE KAR YAĞACAK TÜM LİSTE KAR KALINLIKLARI İDO SEFERLERİ

KAR KALINLIKLARI
İstanbul'un bugüne de kuvvetli rüzgârla birlikte kar yağışıyla başlandığı belirtilen açıklamada kar kalınlıkları ise şu şekilde belirtildi:

Şile, Beykoz, Ağva, Silivri ve Binkılıç'ta: 15-20 cm, Beylikdüzü, Halkalı, İkitelli, Zekeriyaköy, Çamlıca, Pendik, Kartal, Tuzla:8-12 cm, G.O.Paşa, Ümraniye, Çekmeköy, Bostancı:4-7 cm, Taksim, Beşiktaş, Eminönü, Kağıthane:3 cm

İDO SEFERLERİ İPTAL EDİLDİ
İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş'nin (İDO) bazı dış hat deniz otobüsü ve hızlı feribot seferleri poyraz dolayısıyla iptal edildi.

İDO'nun internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, sabah 07.00'de yapılması gereken Yenikapı-Bandırma hızlı feribot seferi, 07.30'daki Yalova-Yenikapı ve Bandırma-Yenikapı-Bostancı ile saat 08.00'deki Armutlu-Armutlu Tatil Köyü-Yenikapı-Bostancı deniz otobüsü seferleri poyraz nedeniyle iptal oldu.

MARMARA DENİZİ'NDE FIRTINA
Marmara Denizi'nde 2 gündür etkisini sürdüren şiddetli poyraz, ulaşımı olumsuz etkilemeye devam ediyor.

Gemi Trafik Hizmetleri Müdürlüğü görevlileri, telsiz anonslarıyla boğazlardan geçmek üzere Marmara Denizi'nde bulunan küçük tonajlı gemileri, boğazlardan geçmemeleri yönünde uyarmaya devam ediyor.

Meteoroloji yetkilileri, Marmara'da fırtınanın Perşembe gününe kadar etkili olacağı konusunda uyarıda bulundu.

AKOM'DAN AÇIKLAMA
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezinden (AKOM) yapılan yazılı açıklamada, dün akşam saatlerinde başlayan ve hala devam eden kar yağışının hayatı olumsuz etkilememesi için çalışmaların devam ettiği bildirildi.

Tatil Olan iller Hangi illerde okullar tatil Tüm liste 9-10-11-12-13-14-15 Mart kar Tatili olan iller,HANGİ İLLERDE OKULLAR TATİL?

HANGİ İLLERDE OKULLAR TATİL?
Yoğun kar yağışı nedeniyle Bursa ve Karaman'daki ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bugün ara verildi.

Bursa'da dünden itibaren aralıklarla süren kar yağışı nedeniyle trafikte olumsuzluklar görülünce Valilik, bugün il genelinde ilk ve orta dereceli okulların tatil edilmesine karar verdi. Kar kalınlığının 15 santimetreyi bulduğu Karaman'da da yoğun kar yağışı ve olumsuz hava koşulları nedeniyle ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bugün için ara verildi.

Ankara Valiliği, aralıklarla devam eden yoğun kar yağışı nedeniyle okulları tatil etti.

Kastamonu'nun sahil kesimindeki İnebolu, Bozkurt, Küre'de bugün ve Çatalzeytin İlçesi'nde ise bugün ve yarınilçelerinde okullar tatil edildi.

Eskişehir'de Mihalıççık,Çifteler ve Mahmudiye ilçelerinde okullar 1 gün tatil edildi.

AFYONKARAHİSAR'da dünden bu yana etkili olan kar yağışı nedeniyle kent merkezi ile İhsaniye İlçesi'nde okullar yarın bir gün süreyle tatil edildi.

ISPARTA il genelindeki okullar yarın (çarşamba) için 1 gün süreyle tatil edildi.

ÇANAKKALE'nin Bayramiç, Çan ve Yenice ilçelerinde etkili olan kar yağışı nedeniyle okullar, yarın (çarşamba) için 1 gün tatil edildi.

Denizli’de Bekilli, Kale ve Çivril ilçelerindeki ilk ve orta dereceli okullar ile Babadağ İlçesi’ne bağlı Mollaahmetler Köyü’ndeki ilköğretim okulu, yarın (çarşamba) 1 gün süreyle tatil edildi.

Çankırı, Bursa, Karaman, Kırıkkale, Burdur ve Çorlu'da kar tatili var. Çankırı'da kar tatili

Çankırı'da devam eden şiddet kar yağışı nedeniyle, Çankırı Valiliği İlköğretim ve orta öğretim okullarının yanı sıra devlet dairelerinde çalışan engelli vatandaşlara yarın (Çarşamba) bir günlük tatil ilan edildi.

İSTANBUL'DA TATİL VAR MI?
İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu daha önce yaptığı açıklamada gerekli görüldüğü takdirde okulların tatil edilebileceğini söyledi.

İZMİR'DE BİLE KAR YAĞDI!
İzmir'de dün fırtınayla birlikte kendisini hissettiren soğuk hava şehrin çevresindeki yüksek kesimlerde yerini kar yağışı olarak gösterdi.

Her zaman olduğu gibi İzmir'in yüksek kısımlarına kar yağarken deniz seviyesinde olan bölgelerde sulu kar yağışı gözlendi.

Sözleşmeli Memur Aile Yardimi 113 Lira Oldu Sözleşmeli memur ücretleri aylık ücret memur

İlk kez eşi çalışmayan sözleşmeli memura aylık 113 lira aile yardımı ödenmesi karara bağlandı.

Sabah'ta da yer alan habere göre, sayıları 300 bini bulan sözleşmeli memurun yüzü, mart maaşında gülecek. 'Torba yasa' ile aile yardımına hak kazanan sözleşmeliye, bu ay toplu ödeme yapılacak. Maliye Bakanlığı'nın genelgesine göre yasanın 1 Ocak 2011'den itibaren geçerli olduğu dikkate alınarak sözleşmeli personele, iki aylık aile yardımı farkı mart maaşıyla birlikte verilecek. Ayrıca Maliye'nin genelgesiyle sözleşmeli personele çocuk yardımı verileceği de ortaya çıktı. 'Torba yasa'da aile yardımı ödeneği yer alırken bunun çocuk yardımını kapsayıp kapsamadığı tartışma konusuydu.

Maliye Bakanlığı'nın genelgesiyle bu konu netlik kazandı. Buna göre sözleşmeli personel, 6 yaşından küçük çocuklar için aylık 30 lira, 6 yaşından büyükler içinse 15 lira çocuk yardımı alacak. Aile yardımında olduğu gibi çocuk yardımında da 2 aylık fark, geriye dönük olarak ödenecek. Böylece eşi çalışmayan çocuksuz bir sözleşmeli memur, martta 339 lira aile yardımı farkı alacak. İkisi 6 yaş üstü, ikisi 6 yaş altı 4 çocuğu olan sözleşmeli ise aile yardımı ile birlikte bu ay 609 lira fark alacak.

Kamuda çalışan 2,5 milyon memur arasında hem maaş hem de diğer özlük hakları açısından çok sayıda eşitsizlik bulunuyor. Aynı işi yapan ve aynı eğitim seviyesine sahip çok sayıda memur, farklı maaşlar alıyor. Bu kapsamda en fazla mağdur olan grubun başında ise sözleşmeliler geliyor. Kamuda eşit işe eşit ücret politikasını hayata geçirmek için çeşitli adımlar atan hükümet, bir adım da 'torba yasa' ile attı. Düzenleme ile yıllardır aile yardımından yoksun bırakılan sözleşmeli memurların bu mağduriyeti giderildi. İlk kez eşi çalışmayan sözleşmeli personele aylık 113 TL aile yardımı ödenmesi karara bağlandı. Aile yardımı temmuzda ise 117 TL'ye çıkacak. 'Torba yasa'nın Meclis süreci, beklenenden uzun sürdü. Yasanın yürürlük tarihi olarak 1 Ocak 2011 belirlenmişti. Ancak yasalaşıp Resmî Gazete'de yayımlanması 25 Şubat'ta gerçekleşti. Bu nedenle sözleşmeli memurlara geriye dönük ödeme yapılması zorunluluğu doğdu. Maliye Bakanlığı da bir genelge yayımlayarak uygulamanın nasıl olacağını belirledi. Buna göre sözleşmeli personelin aile yardımı 1 Ocak'tan geçerli olacak. Bu kapsama giren memurların ocak ve şubat ayında alamadıkları aile yardımı ödemeleri, mart maaşında defaten yapılacak. Böylece sözleşmeli memur, hayatında ilk kez aile yardımını mart maaşıyla alacak. İki aylık da geçmiş dönem alacağı olduğu için mart maaşına üç aile yardımı yansıyacak. Bu durumda çocuğu olmayan ve eşi çalışmayan sözleşmeli personelin hesabına, üç aylık aile yardımı tutarı olan 339 lira yatacak.

Maliye'nin genelgesiyle sözleşmeli personele çocuk yardımı yapılacağı netlik kazanırken bu tutar 6 yaşından küçük her çocuk için 30, 6 yaşından büyük çocuklar içinse 15 lira olacak. Buna göre çocuğu olan sözleşmeliye, 339 lira aile yardımına ilaveten çocuk yardımı eklenecek. Eğer sözleşmeli personelin 6 yaşından küçük bir çocuğu varsa, geriye dönük iki aylık çocuk yardımı ile birlikte martta 90 lira çocuk yardımı alacak. Böylece memurun eline, aile ve çocuk yardımı olarak 429 TL geçecek. İkisi 6 yaşından küçük, ikisi büyük 4 çocuğu olan bir sözleşmeli memur ise bu ay 270 lira çocuk yardımı alacak. Bu rakamın üzerine aile yardımı eklendiğinde eline 609 lira fark geçecek. Eğer çocukların tamamı 6 yaşından küçükse çocuk yardımı 360 TL olacak. Bu durumda sözleşmelinin eline geçen rakam da 699 TL'ye çıkacak. Çocuk sayısı arttıkça aldığı yardım miktarı da artacak. Öte yandan artık her ay sözleşmelinin eline 113 TL aile yardımı ve 6 yaşından küçük çocuklar için 30'ar, büyükler içinse 15'er lira çocuk yardımı geçecek.

Konyada Okullar iki gün Tatil Edildi Son Dakika Konyada Okullar Tatil Edildi 9 Mart Konya Okulları Tatil oldu

Konya'da yoğun kar üç ilçede ilk ve orta dereceli okulları tatil ettirdi. Kar yağışı nedeniyle Konya'nın Beyşehir, Derebucak ve Bozkır ilçelerinde ilk ve orta dereceli okullarda eğitime yarın ara verildi. Derebucak ve Beyşehir ilçe merkezinde kar kalınlığı 30 santimetreye kadar ulaştı. Bozkır'da ise kar kalınlığı 40 santimetre. Hadim ilçesinde de dün gece başlayan ve halen devam eden kar yağışı hayatı olumsuz etkiliyor. Hadim'e bağlı köy ve beldelerde ulaşım güçlükle sağlanıyor.

Çeyrek Altın Fiyatı Çeyrek Altın fiyatları Altın Çeyrek altın fiyatlarında durum diğer altın fiyatlarında olduğu düşüş



Çeyrek altın fiyatlarında da durum diğer altın fiyatlarında olduğu düşüş eğiliminde bulunuyor. Çeyrek altın fiyatları rekor seviyelerini korumuyor ve rekor günlerine göre azalmış durumda.

Çeyrek ziynet altının alış fiyatı: 116,87 TL, satış fiyatı: 121,53 TL olarak belirlendi.

Ata çeyrek altının alış fiyatı: 121,28 TL, satış fiyatı: 124,04 TL oldu.

9 Mart Dolar Fiyatı Dolar Kuru Dolar Fiyatları Döviz Kurları Yuro Euro Avro Fiyatı Serbest Piyasa Dolar Sterlin Dolar Fiyatları Bugün

9 Mart Dolar Fiyatı Dolar Kuru Dolar Fiyatları Döviz Kurları Yuro Euro Avro Fiyatı Serbest Piyasa Dolar Sterlin Dolar Fiyatları Bugün
DövizAlış
Satış%
Dolar1.5910
1.5920-0.44
Euro2.2110
2.2120-1.21
Sterlin2.5650
2.5780-0.66
Japon Yeni1.9120
1.9280-0.93
Isv. Frangi1.6940
1.7040-1.40

09.03.2011 Dolar Fiyatı Dolar Kuru Dolar Fiyatları Döviz Kurları Euro Avro Fiyatı Serbest Piyasa Dolar Sterlin Dolar Fiyatları Bugün

09.03.2011 Dolar Fiyatı Dolar Kuru Dolar Fiyatları Döviz Kurları Euro Avro Fiyatı Serbest Piyasa Dolar Sterlin Dolar Fiyatları Bugün
DövizAlış
Satış%
Dolar1.5910
1.5920-0.44
Euro2.2110
2.2120-1.21
Sterlin2.5650
2.5780-0.66
Japon Yeni1.9120
1.9280-0.93
Isv. Frangi1.6940
1.7040-1.40

9 Mart Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Altın Fiyatları Kapalıçarşı Altın Fiyatı 24 Ayar Altın Tam altın Fiyatı 14 Ayar 24 Ayar Altın Fiyatı Serbes

9 Mart Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Altın Fiyatları Kapalıçarşı Altın Fiyatı 24 Ayar Altın Tam altın Fiyatı 14 Ayar 24 Ayar Altın Fiyatı Serbest Piyasa Altın

Alış Satış Önceki S.
24 Ayar Altın Fiyatı 72,9 73,25 73,25
Altın / Ons Fiyatı 1427,3 1428 1429,5
Altın Kg / Dolar Fiyatı 45720 45740 45740
22 Ayar Altın Fiyatı 66,34 67,10 67,10
14 Ayar Altın Fiyatı 42,28 42,85 42,85
Çeyrek Altın Fiyatı 116,91 120,57 120,57
Yarım Altın Fiyatı 232,82 238,13 238,13
Tam Altın Fiyatı 465,37 477,27 477,27
İkibuçuklu Altın Fiyatı 1.167,40 1.189,66 1.189,66
Beşli Altın Fiyatı 2.333,80 2.375,33 2.375,33
Kalın Çeyrek Altın 120,79 124,25 124,55
Kalın Yarım Altın 241,07 245,29 245,29
Kalın Tam Altın 481,44 490,28 490,28
Kalın İkibuçuklu 1.203,05 1.225,56 1.225,56
Kalın Beşli Altın 2.405,90 2.446,01 2.446,01

09.03.2011 Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Altın Fiyatları Kapalıçarşı Altın Fiyatı 24 Ayar Altın Tam altın Fiyatı 14 Ayar 24 Ayar Altın Fiyatı Se

09.03.2011 Altın Fiyatları Çeyrek Altın Fiyatı Altın Fiyatları Kapalıçarşı Altın Fiyatı 24 Ayar Altın Tam altın Fiyatı 14 Ayar 24 Ayar Altın Fiyatı Serbest Piyasa Altın

Alış Satış Önceki S.
24 Ayar Altın Fiyatı 72,9 73,25 73,25
Altın / Ons Fiyatı 1427,3 1428 1429,5
Altın Kg / Dolar Fiyatı 45720 45740 45740
22 Ayar Altın Fiyatı 66,34 67,10 67,10
14 Ayar Altın Fiyatı 42,28 42,85 42,85
Çeyrek Altın Fiyatı 116,91 120,57 120,57
Yarım Altın Fiyatı 232,82 238,13 238,13
Tam Altın Fiyatı 465,37 477,27 477,27
İkibuçuklu Altın Fiyatı 1.167,40 1.189,66 1.189,66
Beşli Altın Fiyatı 2.333,80 2.375,33 2.375,33
Kalın Çeyrek Altın 120,79 124,25 124,55
Kalın Yarım Altın 241,07 245,29 245,29
Kalın Tam Altın 481,44 490,28 490,28
Kalın İkibuçuklu 1.203,05 1.225,56 1.225,56
Kalın Beşli Altın 2.405,90 2.446,01 2.446,01

Popüler Yayınlar